Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu açıklamalarda bulundu.
Hasipoğlu’nun açıklaması şu şekilde;
“Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay’ın yapmış olduğu Kıbrıs Türk Devleti’nin tanınması çağrısı, ortaya koymuş olduğumuz yeni Kıbrıs politikamızın ne kadar doğru olduğunu ve Anavatanımız tarafından yürekten sahiplenildiğinin en sarih ifadesidir . Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulunda yaptığı tarihi konuşmadan sonra, Sayın Oktay tarafından yapılan ve gerek BM’nin ülkemizdeki yetki ve otoritesini sorgulayan, gerekse tanınma talebini içeren işbu çağrı üzerine, ülkemizde birlik olup tek ses olmamız gerekirken, sırf kendi istedikleri ancak başarısız olan federasyon görüşme süreci ile bağdaştırılmasını büyük bir talihsizlik olarak görüyoruz.
Üzülerek görüyoruz ki bu açıklama içerisinde geçen Kıbrıs Türk Devleti ifadesini hala daha federasyon görüşme sürecinde geçen “kurucu devlet” – “Kıbrıs Türk devleti” tanımları ile bağdaştırmaya çalışan bir Ana Muhalefet lideri vardır. Annan planında bahsi geçen “egemence” ifadesinin Cumhurbaşkanımız tarafından ortaya konan “egemen eşitlik” talebimizle uzaktan yakından ilgisi olamaz. Annan planında, güçlü bir merkezi devlet ve merkezi devletten kalan, artık yetkileri kullanan ve egemen dahi olmayan, sadece adı devlet olan eyaletler vardı. Sayın Erhurman bunu çok iyi biliyor olmalıdır. Sayın Oktay, açıklaması içerisinde Kıbrıs Türk Devleti ifadesi ile tanınma talep edilirken, bırakın tanınma hakkını, Annan planında merkezi federal devlet karşısında sınırlı yetkileri olan devlet (çiklerin) tanınma talebinde bulunabilmesi mümkün değildir.
Ana Muhalefet, tek alternatif federasyondur düşüncesinden hareketle, her açıklamayı federal görüşme süreci parametreleri ile bağdaştırmaya çalışmasına gerek yoktur. Ana Muhalefet liderini, Sayın Oktay’ın açıklamalarını bir kez daha okumaya, samimi bir şekilde anlamaya, ve keza Birleşmiş Milletler’in Rum yanlısı kararlarını “fırsat” olarak nitelemek yerine, bu net mesajları anlamaya ve Kıbrıs’taki gerçeklere uygun davranmaya davet ederim.
Kıbrıs Türk Halkı yıllardır hak ettiği bir yaşama kavuşmak için mücadele vermektedir. Bu yaşam için temel şartın egemen ve bağımsız devletine dört elle sarılmak olduğu çok iyi bilmektedir. Egemenliğimiz de vardır, bağımsızlığımız da, kendi devletimiz de. Sayın Oktay da Kıbrıs Türk devleti açıklamasıyla aslında daha geniş ve güçlü bir egemenlik kavramından bahsetmiştir.
Yukarıdaki karşılaştırmalı açıklamalarımız ışığında, Sayın Oktay’ın bugünkü mesajları doğru algılanmalı ve farklı yönlere çekilmemelidir. Türkiye Cumhuriyeti, ortaya koymuş olduğumuz ve partimizin tam destek verdiği yeni pozisyonunuza şüpheye mahal vermeyecek şekilde tam destek vermektedir. Sayın Oktaya’a bir kez daha ortaya koymuş olduğu vizyon, kararlılık ve net ifadeleri için teşekkürlerimi sunarım.”