"Fransa'nın, GKRY'ye üs kurması ve ABD'nin silahlandırması, Kıbrıs'ın kuruluş anlaşmalarının açık ve net ihlalidir"
"Kıbrıs'ın 1960'ta imzalanan kuruluş, ittifak ve garanti anlaşmalarının ihlali, Ada'da bulunan egemen İngiliz üslerini de sorgulanır hale getirir"
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY), Larnaka kentine deniz üssü kurulması konusunda Fransa ile ilk görüşmeleri gerçekleştirmesiyle ilgili "Fransa'nın, GKRY'ye üs kurması ve ABD'nin silahlandırması, Kıbrıs'ın kuruluş anlaşmalarının açık ve net ihlalidir." dedi.
Tatar, başkent Lefkoşa'daki Cumhurbaşkanlığı ofisinde, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Tatar, Rum yönetiminin, uluslararası meşruiyet sağlamak amacıyla "Kıbrıs Cumhuriyeti" kurulurken 1960'ta Kıbrıs, Türkiye, İngiltere ve Yunanistan tarafından imzalanan, "kuruluş, ittifak ve garantiler" başlığı altındaki 3 anlaşmaya bağlılığını her platformda dile getirdiğini aktardı.
Fransa'nın veya başka bir devletin Türkiye, İngiltere ve Yunanistan'ın onayı olmadan Ada'ya üs kuramayacağını ve silah sevki yapamayacağını belirten Tatar, "Fransa'nın, GKRY'ye üs kurması ve ABD'nin silahlandırması, Kıbrıs'ın kuruluş anlaşmalarının açık ve net ihlalidir. GKRY halen kendilerinin 'Kıbrıs Cumhuriyeti' olduğunu iddia ederek, kuruluş anlaşmalarının geçerli olduğunu savunuyor. O zaman bu anlaşmanın meşru zemininde Fransa'nın Güney'e gelip üs kurması imkansızdır. Hukuken baktığımız zaman Fransa'nın gelerek GKRY'de deniz üssü kurmaması gerekir." ifadesini kullandı.
Ersin Tatar, ABD ve Fransa'nın, GKRY ile savunma ve silah anlaşmalarının ve 2004'te Rumların Avrupa Birliği'ne (AB) alınmalarının da kuruluş anlaşmalarını ihlal ettiğini söyleyerek, Doğu Akdeniz'de istikrarın devamından yana olduklarını dile getirdi.
Türkiye ve Kıbrıs Türk halkının onayı olmadan 2 ülkenin Larnaka kentine deniz üssü kurma görüşmelerinin doğru olmadığına işaret eden Tatar, GKRY ile Fransa'nın, bu konuda daha dikkatli davranacaklarına inandığını vurguladı.
Tatar, aynı zamanda uluslararası anlaşma niteliğinde olan Kıbrıs Cumhuriyeti kuruluş, ittifak ve garanti anlaşmalarının bir şekilde ihlal edilmesiyle Ada'daki 2 egemen İngiliz üssünün anlamının kalmayacağına dikkati çekerek, "Kıbrıs'ın kuruluş, ittifak ve garanti anlaşmalarının ihlali, Ada'da bulunan egemen İngiliz üslerini de sorgulanır hale getirir. Burada anlaşmaların ihlali, İngiltere'nin de buradaki durumunu sıkıntılı kılar." değerlendirmesinde bulundu.
