


Bilim insanları, bazı kişilerin yaşlanmaya diğerlerine göre daha dirençli olduğunu ve sağlıklı bir şekilde yaşlandığına dikkat çekiyor. İşte uzun ve mutlu bir yaşamın 10 sırrı…
Yapılan araştırmalara göre “süper yaşlılar” olarak adlandırılan bireyler sadece genetik faktörlerle değil aynı zamanda güçlü bir yaşam tarzı ve pozitif kişilik özellikleriyle de uzun ömürlü olduklarını ortaya koydu. Chicago Üniversitesi’nden Profesör Emily Rogalski ve ekibinin yürüttüğü incelemelere göre süper yaşlılar sadece uzun yaşamlarıyla değil aynı zamanda iyimserlik, dayanıklılık ve azim gibi belirgin kişilik özellikleriyle de dikkat çekiyorlar.
Bu bireyler, hayatta karşılaştıkları zorluklar karşısında pes etmek yerine daha güçlü bir şekilde mücadele etmeyi tercih ediyorlar. Aynı zamanda aktif bir yaşam tarzı benimsemeleri, sosyal bağlarını güçlü tutmaları ve yeni şeyler denemeye olan açık fikirli yaklaşımları da bu uzun ömrün önemli faktörlerinden.
UZUN ÖMÜR İÇİN ALTIN KURALLAR
Profesör Emily Rogalski ve ekibinin süper yaşlılar üzerine yaptığı araştırmalar, sağlıklı ve uzun bir yaşam sürdürmek için dikkat edilmesi gereken bazı önemli alışkanlıkları da ortaya koydu. Uzmanlara göre, bu alışkanlıklar yaşam kalitesini artırıyor ve yaşlanmayı geciktiriyor. İşte o altın kurallar:
– Süper yaşlıların yaşamlarında, kariyer hedefleri yerine kişisel tutkularına odaklanma eğiliminde oldukları gözlemleniyor. Hobi ve ilgi alanlarına duyulan tutkular, kişiye yaşamın her aşamasında anlam ve keyif katıyor, böylece yaşam kalitesi artıyor.
– Fiziksel aktiviteyi bir zorunluluk olarak görmek yerine, sevdiğiniz bir aktiviteyi keyif alarak yapmalısınız. Dans etmek, yürüyüşe çıkmak veya bahçe işleriyle ilgilenmek gibi alışkanlıklar, bedenin aktif kalmasını sağlıyor ve fiziksel sağlığı artırıyor.
– Süper yaşlılar, başkalarıyla yarışmak yerine kendi yaşamlarından memnun olmayı tercih ediyor. Başkalarının yaşamını takıntı haline getirmemek, bireyin iç huzurunu ve sağlığını destekliyor.
– Sosyal yaşam, yalnızlıkla mücadele etmenin ve zihinsel sağlığı korumanın en güçlü araçlarından biri. Süper yaşlıların büyük bir kısmı, aktif sosyal ilişkiler kurarak yalnızlıktan kaçınmakta ve bunun da yaşam kalitelerini artırmakta olduğunu gösteriyor. Ilımlı sosyal içecek tüketimi dahi bu sürece katkı sağlayabiliyor.
– Yeniliklere açık olmak, beyni aktif tutarak yaşlanmayı geciktiriyor. Süper yaşlılar, yeni deneyimler ve bilgi edinmeye açık olurlar; bu da zihinsel esnekliklerini güçlendirir.
– Yaşam enerjisi yüksek olan süper yaşlılar, her yaştan insanla güçlü sosyal bağlar kurarlar. Bu bağlar, gençlik yıllarındaki enerji seviyelerini korumalarına yardımcı olur ve hayatı daha dinamik kılar.
– Kendine özen göstermek, sadece fiziksel değil psikolojik sağlığı da iyileştirir. Kendi bakımına özen gösteren bireyler, özgüven kazanır ve hayata daha olumlu bir bakış açısı geliştirirler.
– Pozitif bir bakış açısına sahip olmak, stresin sağlığımız üzerindeki olumsuz etkilerini hafifletir. Süper yaşlılar, genellikle olaylara olumlu yaklaşarak yaşama daha rahat ve huzurlu bir şekilde tutunurlar.
– Hayatın her döneminde yeni şeyler deneyimlemek, yaşamı daha anlamlı kılar. Değişime açık olmak ve konfor alanından çıkmak, bireylerin kişisel gelişimlerini teşvik eder.
– Süper yaşlılar, toplumlarına katkı sağlamak için gönüllü olmayı tercih ederler. Toplumla ilişkiler kurmak, hem bireysel hem de sosyal anlamda faydalar sunar.