Cyprufrex Genel Müdürü Redif, Cyprufrex’in kendi markası ile meyve suyu üretimine güvenerek ihracat yapmasının önünü açacaklarını söyledi.
Cyprufrex Genel Müdürü Cemal Redif, Güneş TV’de Sibel Kolçak’ın hazırlayıp sunduğu De’Sibel programının konuğu oldu.
Döviz kurlarında yaşanan sorunlara işaret eden Redif, bu durumun üretimde maliyeti artırdığını ve pazarda sıkışıklık yarattığını kaydetti.
Cyprufrex’in üretici ve ülke lehine olabilecek dengedeki fiyat, alım ve lojistik politikalarını doğru şekilde analiz etmeyi amaçladığını belirten Redif, ticaret olgusu içerisinde her zaman sıkıntıların ortaya çıkabileceğini kaydederek “Bunu kaotik bir durum haline getirip trajedi yazmaya gerek yok. Bu tür olaylar her üç beş yılda bir dünyada gerçekleşiyor” dedi.
HAZİRAN AYINDA ÖDEMELER TAMAMLANACAK
Cypfruvex olarak hükümetin kararları doğrultusunda faaliyetlerini sürdürdüklerini belirten Redif, bu yıl farklı bir strateji ortaya koyduklarına işaret ederek şu ifadelere yer verdi: “Paketleme kalitesinde üretim yapabilmiş olan su imkanı, maddi imkanı, bahçenin bulunduğu bölge imkanı gibi faktörler üzerinden doğru şekilde üretim yapabilme imkanı yakalamış üretici, ürünlerinin de değer kaybetmemesi adına şirket olarak Tarım Bakanlığı'nın da verdiği destekle bir politika izledik ve bu ürünü dalında 17.000 ton civarında paketleme ihracat kalitesinde ürünü üreticiden satın aldık.”
Paketleme kalitesinde üreticiden alınmış Valencia portakalının tüm sözleşmelerini, %30 nakit ödemelerini yaptıklarını belirten Redif, hasatın tamamen bitmesinin ardından Mayıs ortasında %20’lik ödemelerin de gerçekleştirileceğini geri kalan %50'nin ise Haziran sonunda ödeneceğinin bilgisini verdi.
İHRACAT VE ÖNGÖRÜ
Fiyatlandırmayı ürünü alırken yaptıklarını ifade eden Redif, ticari konuda öngörülü olmanın önemine dikkat çekerek “ Yönetim kurulumuzun öngörüleri %95 oranında tutuyor.
Önünüzdeki rekolte miktarını doğru bilmezseniz, ürünün kalitesini doğru analiz edemezseniz ürünle ilgili politikalarda gerek fiyatlandırma gerekse ihracat yolculuğu hedeflendiği gibi gerçekleşmez” diye konuştu.
Bakanlar Kurulu’nun öngördüğü ürünün plantasyonunu koruyabilmek, ürünün yok oluşuna izin vermemek adına destek sağladığını dile getiren Redif, “Bu destekle 1000 TL tonuna, 1 lira kilosuna tekabül edecek şekilde greyfurt ürününe destek açıkladı. Aynı şekilde limona da destek açıkladı. Üreticiyi kurtarabilecek bir ürün fiyatı verebilmek için bunun yaş meyve olarak tüketilmesini sağlamak lazım” ifadelerini kullandı.
Redif, Cypfruvex’ın greyfurt, limonun bedellerini ödediğini, mandarin ve mandalinanın sıkma ve paketleme bedellerinin tamamını ödeyerek kapattığını, devletten gelecek ödemelerle üreticinin Valencia hariç hiçbir alacağı kalmayacağını söyledi.
HASAT YAPACAK İŞÇİ İHTİYACI VAR
Türkiye ve KKTC arasında asgari ücret farkının azaldığına dikkat çeken Redif, bunun Türk işçi bulma sorunu yarattığını belirterek, “Gelirleri aynı seviyede olduğunda Türkiye'deki işçiyi buraya getirmek kolay değil o yüzden burada biraz daha fazla verilmeye çalışıyor ücret. Bu defa da maliyetler yükseliyor. Üreticinin fiyatından düşülmesi gerekiyor. Sonuçta her şey dönüp dönüp üreticiyi buluyor” dedi ve ekledi: “Narenciye bahçelerine gidip hasat yapacak işçi ihtiyacımız bizim şu anda minimum 1500-2000. 2000 tane işçiyi şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti şartlarında kimi götürüp çalıştırabilirsiniz. O yağmurun o sıcağın çamurun içerisinde bunu yapabilecek kaç tane Kıbrıslı tanıyorsunuz.”
Türkiye'nin su noktasında verdiği desteğe dikkat çeken Redif, tarım alanında sulama projelerinin neredeyse %90'nın tamamlanmış olduğunu söyledi. Anavatan Türkiye’den gelecek suyla üreticinin ürünlerinde 2-3 kat artış yaşanacağına işaret eden Redif, kalitedeki sorunların böylece minimuma ineceğini dile getirdi.
CYPRUVEX ÜRETİCİNİN YANINDA
Enerji konusuna da değinen Redif, “Solar sistemle soğuk hava depolarını biz kendi tesisimize kurmak zorundayız. Rekabet ettiğimiz ülkelerdeki bu avantajlar bize dezavantaj olarak yansıyor” ifadelerini kullandı.
Üreticinin emek verdiği, paketleme, ihracat standartına uyan ürünü sıkma merkezinde değerlendirilmemesi, üreticinin üretimden kopmaması için alıp soğuk hava depolarına kaldırdıklarını belirten Redif, “Cypfruvex, ihracatında ise bir zarar yapmadı ve üreticiyi de bu konuda korudu” dedi.
BU BİR REKORDUR
Cypfruvex’in 350-400 tona sahip bir paketleme tesisine sahip olduğunun bilgisini veren Redif, şunları kaydetti: “Bunun üzerine çıkamazsınız. Çıkamayınca diğer paydaşlarda ki işçileri boş vakitlerde çalıştırdık. Oradaki işçiler de çalıştı ve istihdamdan paylarını aldılar. 3 fabrika ile biz günlük 600-650 ton paketleme kalitesine mal kestik. Bu uzun yıllardan sonra yapılmış bir rekordur.”
Redif, görev süresince hiçbir ürününün dalında kalmadığına vurgu yaparak, “Devlet benim görev yaptığım hiçbir yıl içerisinde dalında kalan ürüne ödeme yapmak durumunda kalmamıştır. Geçen sene çok az bir miktarda ürün kaldı ama zaten bu bahçeler her yıl ürün kalan bahçelerdi” dedi.
SERBEST PİYASA ŞARTLARINI BOZMAK İSTEMİYORUZ
Bir paketleme ve bir sıkma tesisinin bulunduğunu kaydeden Redif, rekabete işaret ederek “ Sıkma tesisinde önümüzdeki dönemlerde daha aktif çalışacak yeni teknolojiye uygun düzenlemeye çalışıyoruz. Elimizdeki iki tesiste şu anda yeterlidir ve serbest piyasa şartlarını bozmak istemiyoruz. Piyasa şartları oluşması lazım, rekabet oluşması lazım rekabet olursa üretici kazanır” ifadelerini kullandı.
“İhracatın ülkeye para kazandırması gerekir” diyen Redif, bu şart sağlanmazsa ihracatın yapılamayacağını belirtti. Sadece narenciye değil farklı ürünlerde de ihracatın yapılabileceğini kaydeden Redif, “İhracat miktarına değecek miktarda ve kalitede ürünün üretilmesi gerekir. KKTC'de de avakado üretimi bence başarılı olur” diye konuştu.
Cypfruvex’in kendi markası ile meyve suyu üretip ihracata girmesi gerektiğine vurgu yapan Redif, “Bunu yapabilecek potansiyele de sahibiz. Bunun önünü de açmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
ÖZEL HABER
